ÇANAKKALE RUHUNU ANLAMAK

Denizde 28, karada tam 261 gün sürdü.

Bu kutsal topraklar; hem yoklukla hem de düşmanla savaşmış yiğitler gördü.

Bu kutsal topraklar; bir tas üzüm hoşafıyla ve bir dilim kuru ekmekle; cephede; kadınıyla, erkeğiyle, yaşlısı ve genciyle yekvücut savaşan dedelerimizin ve ninelerimizin yazdığı bu şanlı tarihe şahit oldu.

Ve VATAN UĞRUNA TOPRAĞA DÖKÜLEN HER DAMLA KAN ile biraz daha kıymetlendirdi coğrafyamız.

Birlik ve beraberlik içinde atılan her adım bizi zafere daha çok yaklaştırdı ÇANAKKALE’DE.

Ve şimdi o şehir ki koynunda binlerce şehit kanı taşıyor.

O toprak ki altında binlerce ecdat barındırıyor. 

O destan ki nesilden nesle bir bir aktarılıyor.

****

Atalarımızın bizlere bıraktığı şerefli mücadelenin gururu, bugün bizlerin de aydınlık yüzüdür. 

Tarihin yazıldığı o kutsal topraklar üzerinde, bugün verdiğimiz ve yarın vereceğimiz bağımsızlık mücadelesi, öncelikle vatan uğruna can veren şehitlerimizin kanı hatırınadır.

O kan ki gölgesinde dinlendiğimiz ve yine gölgesinde yaşamayı sürdürdüğümüz bayrağımızın zeminini oluşturmakta.

O bayrak dalgalandığı her yerde bize vatan olmakta.

****

Bizler, şerefli ve onurlu insanlarımızın kanının döküldüğü bu coğrafyada; mücadelemizde onlara yaraşır biçimde; birlik ve beraberlik arzusuyla, iç ve dış tüm tehditlere karşı savaşmakla mesulüz sayın okur.

Bizler, vatan deyince gönlü sızlayan ve gözleri ıslanan, bağımsızlık türküsü söyleyerek cephede ter ve kan döken, hoşgörülü, merhametli ve vicdanlı olmayı düstur edinen bir ecdadın torunlarıyız.   

Geçmişte dedelerimizin ve ninelerimizin verdiği mücadeleleri bilmek, tarih ve kültürümüzü tanımak bize kim olduğumuzu ve kim olmadığımızı gösterir.

Kültüründen ve geçmişinden bihaber kimseler, içinde bulundukları yaşama bigane/yabancı kalırlar.

Kendine yabancı olan insan gideceği yolu ne denli bilebilir sayın okur?

Kendi özüne yabancı olan bir kimse başka özleri ne denli tanıyabilir?

Oysa vatan; uğrunda can verenleri bildikçe, hatırladıkça ve andıkça vatandır.

Nitekim vatan; kendi özünü yitirmeyenlerin, sahip çıkanların vatanıdır.

Aynı zamanda vatan; ayrıştıran, öteleyen, öteki beriki diye bölenlere paye verdikçe anlamsızlaşır.

****

Unutmayalım ki bu vatan, bir ve beraberce hareket edebilmeyi başarmış kişilerin kazandığı zaferle kıymetli hale gelmiştir. Bu yüzden bu vatanın gerçek sahipleri onlardır. Ve eğer biz bugün birilerine yaraşır olma arzusundaysak sayın okur, o kişiler ancak bu vatanın gerçek sahipleri olmalıdır.

Bu vatanın gerçek sahiplerini tanımak, onları örnek almak ve onların verdiği mücadeleye yaraşır olmak dileğiyle…