PASTA DİLİMLER GİBİ DİLİMLESEK ZAMANI…

Evveli rahmet ortası mağfiret sonu ise cehennemden azat olan bir ayın tam da ortasında bulunmaktayız.

 Yüce Allah’ın sıfatlarından biri olan ve Rahmet ikramının tecellisi olarak bilinen Ramazan ayı tüm İslam alemi tarafından büyük bir neşe ve huzur ile karşılanır.
‘11 Ayın Sultanı’ olarak bilinen Ramazan ayının faziletleri diğer aylardan çok daha fazladır. Zira içinde bin aydan daha hayırlı olan ‘Kadir Gecesi’ni bulundurur.

Elimizin, dilimizin ve gönlümüzün sınırları iyiliğe ve güzelliğe açar kapılarını.
İyilikler, hayırlar, yardımlaşmalar ve paylaşımlar bu ayda ayyuka çıkar.
Pasta dilimler gibi dilimlesek zamanı, her bir diliminde farklı bir ibadet şekli ortaya çıkar bu ayda. Allah’a olan şükrümüzü ifade edebilecek birçok kapı aralanır müminlere.
Tan yeri ağarırken zikrederiz onun adını, gönüllerimiz feraha ersin diye.

İkindinin kerahatinde buyruklarını tekrarlarız yol gösterici olsun diye.
Güneşin batışıyla birlikte, bir yudum suyla feraha erer gönüllerimiz.
Akabinde kılınan namazlar yükseltir müminin kalbini göklere.
Mağfiret ayıdır Ramazan ayı…
Tövbelerin çoğaldığı, bağışlanma dileklerinin göklere ulaştığı, yüklerin hafiflediği bir zaman dilimidir.
Süngerdir, günahları çeken.
Bir bayram gibidir gönülleri feraha erdiren, manevi iklimi bolca hissettiren…
Sonuna yaklaşırken cehennemin ateşinden kurtulmaktır Ramazan.
Cennetin müjdelendiği kutlu bir aydır.
Yapılan tüm hayır hasenatın kat be kat mükafatlandırılacağı zamandır.
İyiliğe teşvik eden paylaşmayı öne çıkaran bir sosyalleşme mevsimidir Ramazan.
Sabr-ı cemili öğretir.
Esasında bir eğitim şeklidir.
Doymak ve bitmek bilmeyen arzuları törpüler.
Nefsi tezkiye eder.
Ve erdirir sonunda feraha,
Ve ulaştırır sonunda Allah’a.
Kim ki fazilet dolu bu ayı hakkıyla yaşar,
yoktur ona ne gam ne keder ne de isyan.