Şifa kaynağı: arı sütü, polen ve propolis

gelİŞme problemİ olan çocuklarda destekleyİcİ besİn olarak kullaniliyor

aksaray”da kış aylarının gelmesiyle birlikte arı sütü, polen ve propolise olan talebin arttığı belirtildi. soğuk havaların başlamasıyla birlikte balcılarda hareketlenmeye başladı. doğal ürünlerin bulunduğu dükkânlarda artan satışlar esnafı memnun etti.
İşletmesinde hem ana arı üretimi hem de doğal bal üretimi yapan nezih çetinkaya, ”birçok kişi arıyı sadece bal yapıyor diye biliyor. arı başta bal olmak üzere polen, arı sütü, propolis üretimi yapıyor. saydığım bu ürünler başlı başına şifa kaynağı. kış mevsimin gelmesi ile kendi ürettiğimiz ürünlere talepte gözle görülür bir şekilde artmaya başladı” şeklinde konuştu.
dokuyu ve cİldİ yenİlİyor, kiriŞikliklari gİderİyor
İnsanların artık sağlık konusunda her geçen gün bilinçlendiğini belirten çetinkaya, “bir dönem kimsenin umursamadığı bu ürünlere şimdilerde ilgi arttı. arı sütü mucizeler oluşturmaktadır. arı sütü ile beslenen ana arı 3-4 yıl yaşarken, işçi arı ancak beş ay yaşayabiliyor. arı sütü yenileyici özelliğe sahiptir. besleyici ve nemlendirici gücü sayesinde saç ve cilt bakımında da mucizevî etkiler oluşturuyor. dokuyu ve cildi yeniliyor, kırışıklıkları gideriyor. arı sütü tüm dünya ülkelerinde yoğun antibiyotik kullanan ışın tedavisi ve kemoterapi alan hastalarda ve enerji ihtiyacı olan sporcularla gelişme problemi olan çocuklarda destekleyici besin olarak kullanılıyor” dedi.
polen ve ari sÜtÜ İkİlİsİ Şİfa deposu
polenin ise beraberinde arı sütü ile kullanılması durumunda kullanıcılarına hayal edemeyecekleri bir performans sağladığını vurgulayan nezih çetinkaya , “polen, ağır hastalıklarla mücadelede kullanımı önemli bir gıda desteği olarak ağır süreci taşımada bünyeyi destekler. Öte yandan, gelişme çağındaki çocuk ve gençlerde arı sütü ve polen kullanımı zihinsel ve bedensel gelişmelerine yardımcı olur. İnanılmaz oranlarda zindeliğe ve karaciğer sağlığına katkı sağlar” ifadelerini kullandı.
propolisin son yıllarda özellikle kanser tedavisine olan desteği yönüyle anılan ve bu konuda binlerce araştırmaya konu olan arı ürünü olduğunu vurgulayan çetinkaya; “arıların değişik bitki ve ağaç kabuklarını çiğneyerek elde ettikleri macuna bazı enzimlerini eklemeleriyle ortaya çıkar. antibiyotik olmadığı halde çok yüksek antibiyotik etkiler gösterebilmesi ve bu etkileri sadece enfeksiyona ya da hastalıklı dokuya yöneltmesi en dikkat çekici özelliklerindendir” dedi. foto-haber: erkan altuntaŞ