52 yıldır makası elinden düşürmedi

52 yıldır makası elinden düşürmedi

baba mesleĞİ terzİlİĞİ yarim asirdir sÜrdÜrÜyor

52 yıldır makası elinden düşürmedi

terzilik mesleğinin son emektarlarından 62 yaşındaki
ebubekir Çelik, 10 yaşında başladığı terzilik mesleğini bırakmamakta ayak
diretiyor. terziliğin bir sanat olduğunu savunan Çelik, “sanata eskiden
değer verilirdi, şimdi öyle değil. gün gelecek bir sanatkar bulamayacağız”
dedi.

aksaray’da taşpazar mahallesinde ilerlemiş yaşına rağmen
çalışmaya devam eden bay- bayan terzisi ebubekir Çelik, mesleğe babasının
kendisini 10 yaşına geldiğinde çırak olarak vermesiyle başladığını o zamandan
beri çalıştığını aktardı. bir işi severek yapmanın önemine değinen ebubekir
usta, “bir işi yapacaksan o işin ehli olup bilgili olmak gerekiyor. eski
yıllanmış bir usta olarak, müşterilere ‘işimi beğenmezsen ödeme kumaşın
parasını’ diyorum. sevmek çok önemli, sevmeden bu iş olmaz işini seveceksin.
İşimi çok seviyorum, severek de yapıyorum. ne olursa olsun sadece sanat değil
yaşam da öyledir, hayattan tat almak lazım. sevmek lazım” dedi.

İnsanlar hep hazıra yöneldi

eskiden sanata değer verildiğini ancak şimdilerde bunun
olmadığını savunan Çelik , “sanata eskiden değer verilirdi, şimdi öyle değil.
gün gelecek bir sanatkar bulamayacağız, bir araba tamircisi, bir marangozu
bulamayacağız. eskiden insanlarda bu kadar hazır giyim yoktu, köylerde
ilçelerde terziler yoktu hep aksaray’a gelirlerdi. biz bayramlarda sabaha kadar
çalışırdık. bütün terziler de çalışırdı, hep dikim yapardık. bu bayramda sadece
10-15 tane pantolon diktim, şimdi iş azaldı. İnsanlar hep hazıra yöneldi.
fabrikasyon ürünlerin pahalı kaliteli olanlarını beğeniyorum. markalı ürünleri
beğeniyorum. yeni bir pantolon diksem kolay kolay eskimez 10- 15 sene giyilir.
kalitesiz hazır ürünler çabuk eskiyip çabuk yırtılıyor” diye konuştu.

büyük şehirlerde terziler iyi durumda

artık mesleklerde çırak yetişmediğine de değinen Çelik,
“Şimdi kalfa ve çırak da yetişmiyor bitti, o defter kapandı. yetiştirdiğim
kalfa dükkan açtı işini yapıyor. bir zümre var tamiratta çok güzel para
kazanıyor. benim çocukluk arkadaşım İstanbul’da tamirat işiyle uğraşıyor ayda 5
bin lira kazanıyor. ben 500 lira bile kazanamıyorum buna da şükür. allah
helalinden versin haramın binası olmaz” dedi.

“gÜcÜm tÜkenene kadar ÇaliŞacaĞim”

mesleğini bırakamadığını, vakit geçirmek için çalıştığını
belirten ebubekir Çelik şunları söyledi: “ben mesleğimi bırakamıyorum.
evde oturamıyorum. İşimi çok seviyorum, dükkanımı açınca rahatlıyorum, huzura
kavuşuyorum. eşim dostum geliyor sohbet edip vakit geçiriyoruz. gücümün yettiği
kadar çalışıyorum, gücüm tükenene kadar da çalışacağım.”dedi. foto-haber:
ali furat 

52 yıldır makası elinden düşürmedi

baba mesleĞİ terzİlİĞİ yarim asirdir sÜrdÜrÜyor

52 yıldır makası elinden düşürmedi

terzilik mesleğinin son emektarlarından 62 yaşındaki
ebubekir Çelik, 10 yaşında başladığı terzilik mesleğini bırakmamakta ayak
diretiyor. terziliğin bir sanat olduğunu savunan Çelik, “sanata eskiden
değer verilirdi, şimdi öyle değil. gün gelecek bir sanatkar bulamayacağız”
dedi.

aksaray’da taşpazar mahallesinde ilerlemiş yaşına rağmen
çalışmaya devam eden bay- bayan terzisi ebubekir Çelik, mesleğe babasının
kendisini 10 yaşına geldiğinde çırak olarak vermesiyle başladığını o zamandan
beri çalıştığını aktardı. bir işi severek yapmanın önemine değinen ebubekir
usta, “bir işi yapacaksan o işin ehli olup bilgili olmak gerekiyor. eski
yıllanmış bir usta olarak, müşterilere ‘işimi beğenmezsen ödeme kumaşın
parasını’ diyorum. sevmek çok önemli, sevmeden bu iş olmaz işini seveceksin.
İşimi çok seviyorum, severek de yapıyorum. ne olursa olsun sadece sanat değil
yaşam da öyledir, hayattan tat almak lazım. sevmek lazım” dedi.

İnsanlar hep hazıra yöneldi

eskiden sanata değer verildiğini ancak şimdilerde bunun
olmadığını savunan Çelik , “sanata eskiden değer verilirdi, şimdi öyle değil.
gün gelecek bir sanatkar bulamayacağız, bir araba tamircisi, bir marangozu
bulamayacağız. eskiden insanlarda bu kadar hazır giyim yoktu, köylerde
ilçelerde terziler yoktu hep aksaray’a gelirlerdi. biz bayramlarda sabaha kadar
çalışırdık. bütün terziler de çalışırdı, hep dikim yapardık. bu bayramda sadece
10-15 tane pantolon diktim, şimdi iş azaldı. İnsanlar hep hazıra yöneldi.
fabrikasyon ürünlerin pahalı kaliteli olanlarını beğeniyorum. markalı ürünleri
beğeniyorum. yeni bir pantolon diksem kolay kolay eskimez 10- 15 sene giyilir.
kalitesiz hazır ürünler çabuk eskiyip çabuk yırtılıyor” diye konuştu.

büyük şehirlerde terziler iyi durumda

artık mesleklerde çırak yetişmediğine de değinen Çelik,
“Şimdi kalfa ve çırak da yetişmiyor bitti, o defter kapandı. yetiştirdiğim
kalfa dükkan açtı işini yapıyor. bir zümre var tamiratta çok güzel para
kazanıyor. benim çocukluk arkadaşım İstanbul’da tamirat işiyle uğraşıyor ayda 5
bin lira kazanıyor. ben 500 lira bile kazanamıyorum buna da şükür. allah
helalinden versin haramın binası olmaz” dedi.

“gÜcÜm tÜkenene kadar ÇaliŞacaĞim”

mesleğini bırakamadığını, vakit geçirmek için çalıştığını
belirten ebubekir Çelik şunları söyledi: “ben mesleğimi bırakamıyorum.
evde oturamıyorum. İşimi çok seviyorum, dükkanımı açınca rahatlıyorum, huzura
kavuşuyorum. eşim dostum geliyor sohbet edip vakit geçiriyoruz. gücümün yettiği
kadar çalışıyorum, gücüm tükenene kadar da çalışacağım.”dedi. foto-haber:
ali furat