banner
Sağlık

Her yıl 164 bin kişiye kanser teşhisi konuluyor

her yıl 164 bin kişiye kanser teşhisi konuluyor her yıl 164 bin kişiye kanser teşhisi konuluyor 4 Şubat dünya kanser günü münasebetiyle bir basın açıklaması yapan aksaray İl sağlık ve..

Her yıl 164 bin kişiye  kanser teşhisi konuluyor
banner

her yıl 164 bin kişiye kanser teşhisi konuluyor

her yıl 164 bin
kişiye

kanser teşhisi
konuluyor

4 Şubat dünya kanser günü münasebetiyle bir basın açıklaması
yapan aksaray İl sağlık ve halk sağlığı müdürü dr. mahmut arık, “kanser, dünya
genelinde giderek artan bir sağlık problemidir ve toplumlarda önemli bir
sosyoekonomik yüke, bireylerde de maddi ve manevi kayıp ve zorluklara yol
açmaktadır. bunun yanısıra kanserin önemli bir kısmının önlenebilir olması bu
konuya verilen önemin de giderek artmasına yol açmıştır.”dedi.

Ülkemizde her bir yıl içinde yaklaşık 164 bin kişiye kanser
teşhisi konulmakta olduğunu hatırlatan dr. arık; “türkiye’de görülmekte olan
kanserin sıklığı avrupa birliği ülkeleri ve amerika gibi gelişmişlik düzeyi
yüksek olan ülkelere göre daha düşüktür.erkeklerde en sık görülen kanserler
akciğer ve prostat iken, tütüne bağlı kanserler erkeklerde önemini korumaya
devam etmektedir. kadınlarda en sık görülen meme kanseri, her 4 kadın
kanserinden birisi olmaya devam etmektedir. bir yıl içinde yaklaşık 17.000  kadına meme kanseri teşhisi konulmuştur.      Çocukluk çağı kanserlerinde ise lösemi en sık
görülen kanser türüdür. gençlerde ise (15-24 yaş grubu) erkeklerde testis
kanseri, kadınlarda ise tiroid kanseri ilk sıralarda yer almaktadır.  “dünya kanser günü” her yıl 4 Şubat günü
kanser ile ilgili farkındalık ve bilinç düzeyinin artmasını sağlamak, kansere
karşı mücadelede önemli bir adım olan doğru bilinen yanlışlardan kurtulmak ve
doğruların herkese ulaşmasını hedeflemek amacıyla dünya genelinde
kutlanmaktadır. bireyler ve toplumlar, yaygın kanser türlerinin en az üçte
birinin daha sağlıklı bir beslenme biçiminin seçilmesi, tütün ürünlerinden uzak
durulması, fiziksel aktivitenin arttırılması ve alkol kullanımının azaltılması
ile önlenebileceği konusunda bilgilendirilmelidir. ayrıca ultraviyole
radyasyondan korunma, mesleksel ve çevresel maruziyetlerin önüne geçilmesi ile
kanser yükü daha da aza indirgenecektir.”dedi.

kanser’in önlenebilir bir hastalık olduğuna ve kanser yüzde
90 çevresel, yüzde 10 oranında ise genetik faktörlere bağlı oluşmakta olduğuna
dikkat çeken dr. arık; “Çevresel faktörler arasında da tütün, alkol, obezite ve
enfeksiyonlar ilk sıralarda yer almaktadır. dünyada her geçen gün daha fazla
insan tütün ve tütün mamullerine, hareketsiz yaşam tarzına ve yanlış beslenme
gibi kanserin en önemli risk faktörlerine maruz kalmaktadır.  bireyler sağlıklı kiloyu muhafaza ederek ve
fiziksel aktiviteyi gündelik yaşamlarının bir parçası haline getirerek birçok
ortak kanser riskini azaltabilirler2,3. aşırı kilolu veya şişman (obez) olmak
barsak, göğüs, rahim, yumurtalık, pankreas, özofagus, böbrek, karaciğer, ileri
prostat ve safra kesesi kanseri olmak üzere on kanser riskini arttırır. bir
kişinin diyetine yapılan özel değişiklikler de fark yaratabilir. alkol aynı
zamanda birkaç kanser riski ile de güçlü bir şekilde bağlantılıdır. alkol
tüketiminin azaltılması ağız, farenks, gırtlak, yemek borusu, barsak, karaciğer
ve göğüs kanseri riskini azaltır. genel olarak ortak kanserlerin üçte birinden
fazlası sağlıklı bir diyetle, fiziksel olarak aktif olmakla ve sağlıklı vücut
ağırlığını koruyarak engellenebilir. güneş ve solaryum gibi diğer kaynaklardan
gelen ultraviyole (uv) radyasyona maruziyetin azaltılması da birçok deri kanseri
riskini azaltmak için önemlidir.”diye konuştu.

erken teŞhİs hayat kurtarir

açıklamalarının devamında erken teşhis konusu üzerinde de
duran aksaray İl sağlık ve halk sağlığı müdürü dr. mahmut arık; “kanser
türlerinin uyarılarını erken keşfetmek, bulgularını araştırmak ve ileri tetkik
için hastaların sevk edilmesi erken tanı şansını arttırmaktadır. bu nedenle,
kanserde erken tanı programları toplumun, sağlık çalışanlarının ve politika
oluşturucularının bilgisini arttırmayı hedeflemeli, erken tanı olanakları
hakkındaki farkındalığı arttırmalıdır. Ülkemizde meme, kalın bağırsak ve rahim
ağzı kanserleri için toplumun kaynaklarına ve hastalık yüküne uygun olarak
tarama programları yürütülmektedir. bir tarama programının başarıya
ulaşabilmesi için toplum tabanlı olması ve hedef nüfusun %70’ni kapsaması
gerekmektedir. sağlık bakanlığımızın “sağlıkta dönüşüm programı” ile toplum
tabanlı kanser taramalarına yönelik, ülke genelinde kanser erken teşhis, tarama
ve eğitim merkezleri (ketem) kurulmuş olup hâlihazırda ülkemizde 208 adet ketem
mevcuttur. yeni ketem’ler olabildiğince hastane dışında ulaşımı daha kolay
sağlıklı yaşam merkezi şeklinde planlanmakta olup tarama oranlarımız yeni
açılan ketem’lerle birlikte giderek artmaktadır.

bireyler de kendi vücutları hakkında bilgi sahibi olmaya,
olağan dışı bir değişikliğin fark edilmesi adına teşvik edilmelidirler. sağlık
çalışanları ve bireyler erken teşhisin değeri hakkında bilgilendirilmelidir.
Çünkü erken teşhis, tedavinin başarılı olması adına atılan ilk ve en önemli
adımdır.”diye konuştu. (haber merkezi)

banner

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

banner


ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL


flf motor enerji bilişim ltd. şti. web yazılım tasarım ucuz çelik ev prefabrik site fiyat konteyner bungalov tiny house program web sayfası